Bisiklet İle Kaza Yaptım! ~ Furkan NARİN

Bir pazartesi yayını ile tekrardan merhaba. Bugün sizlere 25.01.2016 tarihindeki yaşamış olduğum olayı sizlerle paylaşacağım.

Bursa'da uzun karlı günlerin ardından hava açmıştı. Yeni aldığım bisiklet ile daha uzun bir sürüş yapamamıştım. Tabi insanda biraz daha heyecan ve hevesli oluyor. Neyse pazar akşamı bir arkadaşımla anlaştım ve pazartesi günü gezelim diye kararlaştırdık.

Pazartesi oldu, dışarı çıkmak için can atıyordum. Annem ve ağabeyim her ne kadar çıkma demiş olsalar da ben yine dışarı çıktım. 1 km gittikten sonra trafik ışıklarında durdum. Işıklar yeşil yandı. Trafikle uyum içinde gitmek için hemen pedala bastım. Rahat 30 km/h ile gidiyorum. Şehir kütüphanesinin oradan geçerken bir yaya karşıdan karşıya geçecekti. Sonra beni fark etti ve geri çekildi. Tabi ben geri çekildiğini görünce pedala daha fazla yüklendim ta ki yaya tekrardan yola fırlamasına kadar.

Görür görmez frenlere bastım ancak yol bisikletinde frenler hemen durduramadığı için 15-20 km/h ile yayaya çarptım. Yaya az ileri düştü, hemen kalktı eliyle kulağının oraları tuttu. Kızarmış gibiydi. Ben dengemi korudum, yere düşmedim. Büyük ihtimalle kafamdaki kask yayanın kafasının kulağın oralara doğru darbe yaptığından acımış olabilir. Bende ise gözlüğümün sağ sapı maskede sıkışmış ve gövdeden kopmuş bir şekilde elime geldi. Zaten yayaya bisiklet ile darbe verdiğimi düşünmüyorum. Çünkü kendimi bisikletin önüne doğru getirip kafamla darbe vermiş olabilirim.

Niye emin olarak değilde olabilir gibi tahminde bulunuyorsun diye soracak olursanız ise şöyle yanıt vereyim; o an zaten nasıl oldu, neler oldu hiçbir fikrim yok. Sadece aklımda kalanları size aktarıyorum. Zaten olay olurken ve olduktan sonra kısa süre sağlıklı bir şekilde düşünemedim.

Neyse devam edeyim. Bizim çarpışmamız ile hemen oradaki insanlar koştular ve yardımcı olmaya çalıştılar. Adamla hemen bir şey var mı gibi diyaloglar geçti aramızda. Zaten olaydan kısa bir süre sonra hemen yaya oradan uzaklaştı. Bende ve bisiklette hiçbir sıkıntı olmadı ancak sadece gözlük kırıldı. Eve gider gitmez dinlenip, annem ile gözlükçüye gidip gözlük için bazı sorular sorduk. Çerçevenin yedek parçaları da bulunamadığından değiştirmek zorundaydık. Hemen değiştirme işlemi yapamayacağımızdan benim aklıma 502 ile yapıştırma geldi. Sap tuttu ancak pek sağlam değil yani. İdare etmelik. Şimdi ise önümüzdeki haftaya göz doktoruna randevu alıp, kontrolleri yaptırdıktan sonra ona göre tekrardan büyük ihtimalle yeni çerçeveye geçiş yapacağım.

Bu Olaydan Ne Çıkardım?

İlk olarak herhalde bir daha anne sözü dinlemeyi ihmal etmeyeceğim. :) Aslında yayanın orada yapmış olduğu hareket beni yanılttığından ve birde orada ne bir yaya geçidi veya ışık olmadığından suçlu durumda yayayı buluyorum ancak artık suçlu bulmak birçok olaya göre değişir. Belkide ben orada hız yapmayıp önceliği ona verseydim veya o ilk hamlede geçmeye çalışsaydı belkide böyle bir şey olmayacaktı.

Böyle olaylardan dolayı ve karşımızdaki kişinin ne hamle yapacağını bilmediğimden öncelikleri artık karşımdaki kişiye vermeye özen göstereceğim. Birde şehir içinde bir daha o kadar hıza bile çıkmayı düşünmüyorum. Öneri olarak nasıl bisikletçiler araçlar vb. gibi ortamdan saygı istiyorsak yayalara ve her şeye bizimde gerektiği gibi saygı göstermemiz gerekiyor. Ben bir daha ki bisiklete bindiğimde ve şehir içi yollarda tüm canlılara daha önce tedbirimi alıp ona göre hareket edeceğim. Bu sayede ne karşı taraf nede ben şaşıracağımı düşünüyorum. Kazanın asıl sebebi olarak ise yayanın yaptığı hareketten (geri çekilme) kendim onu başka bir düşünce olarak (yol verdi anlamında) hızımı artırmam veya normal olarak hızımı devam ettirsem belki çarpsam bile daha az bir süratte çarpmış olur ve benim yine kafamda kask olduğundan belki bana yine bir şey olmayabilirdi ancak karşı tarafa daha az hasar vermiş olurdum. Belkide yayanın tekrardan hamle yapıp ileri fırlaması bisikletliyi o kadar hızda geçemeyeceğini düşündüğünden (küçümse) kendini daha hızlı geçebileceğini düşündüğünden yola çıkmış olabilir diye kendi aklımda böyle bir düşünce oluştu.

Bu yayınında burada sonuna geldik. İnşallah kimsenin başına böyle bir şey gelmez ve bana da ilk ve son olmuş olur. Yazımı okuduğunuz için teşekkür eder, düşüncelerinizi ve sorularınızı alt kısımda bulunan yorum kısmından yazabilirsiniz. İyi günler.

About Admin MC3

This is dummy text. It is not meant to be read. Accordingly, it is difficult to figure out when to end it. But then, this is dummy text. It is not meant to be read. Period.